-Alo merhaba ben Çağrı, Yiğit evde mi?
-Tuvalette. Hangi çağrısın sen? Söyleyeyim de arasın çıkınca.
-Call of Duty 2
-Ha?
-Göreve Çağrı 2
-Heh şöyle Türkçe konuşsana oğlum aaa!
-Yiğit ne zaman çıkar tuvaletten?
-Geç çıkar o uzun sürüyor onun işi en son FashionTV izliyordu zaten. Sen ne zaman çıkarsın?
-Bu sonbaharda çıkacağım Allah kısmet ederse...
-İyi hadi hayırlısı!

 İlk oyunuyla bütün FPS severleri mest eden ve oyun yazarlarının "en sevdiğim oyunlar" listesine ismini yazan "Call of Duty", ikinci oyunuyla önümüzdeki sonbaharda -hani şu şairlerin ağaçlara sarı elbise giydirdikleri mevsim- monitörlerimizde olacak. Hadi oyuna eklenecek olan yeniliklere bir göz atalım. Biz göz atalım, kulak-burun-boğaz doktoru  Doç.Dr.Hüseyin  de kulak-burun-boğaz atsın. Iyy rezil bir espri daha.
Yapımcı Infınity Ward, "Call of Duty 2" hakkında çok iddialı.  Herifler kendilerini Nostradamus mu zannediyorlar ne,  "Call of Duty 2"nin önümüzdeki birkaç yılda çıkacak olan oyunlardan kat be kat üstün olacağını söylüyorlar. Infinity Ward'ı GORA'dan Komutan Logar'a sevk ediyorum. "Sen kahin misin???"
Biliyorsunuz Call of Duty’nin en önemli özelliği grafikleri değil, verdiği savaş hissiydi. Oyunun grafiklerinde pek bir değişim olmayacak. Fakat yapımcıların dediğine göre oyunun verdiği savaş hissi çok daha iyi olacak. Ben bu paragrafı okuduktan sonra dudağımı yalıyorum, eminim FPS severler de öyle!
Eskiden sonunu kendimiz belirlediğimiz kitaplar vardı. Yok “Sayfa 55’e git” yok “Sayfa 14356’e git” gibi. Bilmiyorum artık öyle “eğitici” kitaplar çıkarıyorlar mı fakat şunu biliyorum, “Call of Duty 2”  de aynı o kitaplar gibi sonu meçhul bir oyun olacak. İlk oyundaki gibi belirlenmiş bir senaryoyu oynamayacağız. Hadi bakalım, bize de yüce kişilik MUSTAFA KEMAL ATATÜRK gibi milletlerin kaderlerini çizme fırsatı verildi. Bu paragrafı da okuyup ağzımızın sularını yuttuktan sonra, geçiyoruz birbaşka yeniliğe…
Maalesef yine yüce vatanımızın alnı açık bir şekilde kazandığı savaşları oyunda oynayamayacağız veya 1.Dünya Savaşı’nı tekrar oynayıp ülkemizi düşmanlardan kurtaramayacağız. Çünkü oyun üç görev başlığına ayrılacak: İngiltere, Amerika ve Rusya. Amerika’yı kafadan ele, İngilizler Fenerbahçe’yi sevmiyorlar onları da ele, Rusya iyi. Heh güzel ben Rusya ile oynayacağım arkadaşlar. Ama tabii oyunu bitirmek istiyorsanız siz diğer ülkeleri de yönetmelisiniz. Oyunun ilerleyişinde bir değişiklik yapılmış ve görevler senelere dağılmış. Artık yeni bölüme geçmek için bir önceki  bölümü bitirmek zorunda değilsiniz. Fakat bir sonraki yıla geçmek için içinde bulunduğunuz yıldaki bütün görevleri bitirmek zorundasınız. Hehe herifler ya kıllık yapmak istemişler, ya da iyilik yapmak istemişler. Şu kesin, bu olay çok saçma olacak. Düşünsenize bir görevi bitiremediğiniz için bir sonraki göreve atlayacaksınız ve o da ne! Geçen bölümde karşılaşıp alt edemediğiniz ülke haritadan silinmiş! Bu kez dudaklarımızı yalamıyoruz fakat gözlerimizi faltaşı gibi açarak bir sonraki paragrafa transit geçiş yapıyoruz.
Yeni oyunda gerçek savaş taktikleri de kullanılacakmış. Mesela… Mesela…. Valla örnek bulamıyorum, anlayın işte. Tabii yine aynı eski oyunda olduğu gibi yeni oyunda da gerçek görevleri oynayacağız. Mesela o manyak Adolf Hitler’in yaptığı sarsaklıklara karşı savaşabileceğiz. Hitler’i alt etmeyi sabırsızlıkla bekliyorum. Nıyahahahaha!!
Söylenene göre, mevsim şartları savaş atmosferini çok değiştiracekmiş. Açlık, yorgunluk gibi insanevi duygular askerlerimize yansıyacakmış. İnsanevî dedim de aklıma geçtiğimiz 19 Mayıs törenlerinde İnönü stadı’nda yapılan kutlamalara katılan Kuleli Askeri Lisesi’nin komutanı geldi. Adam bağıra bağıra şiir okur gibi şunları söylemişti: “Kim demiş asker uyumaz! Asker insandır! Asker uyur! Kim demiş asker acıkmaz, yorulmaz! O da insan! O da acıkıri susar, yorulur! Kimm demişş ASKERR aşık olmaz diyee! OLURR! Hem de ADAM GİBİ olurr! Aşkına sadıktır!”  Hehe sapıklara da şap versen onlar da sadık kalır!
İlk oyunun tirajı sayesinde gaza gelen yapımcılar, seslendirme konusunda da çok iddialı! Herifler Hollywood’dan yüzlerce adamla anlaşmışlar ve seslendirme yaptırmışlar! Müzik konusunda zaten iyi olan Call of Duty ‘yi müzik konusunda konuşmak ise biraz ilginç olur, zaten bilgi de verilmemiş. Hadi bir kez daha dudaklarımızı yalayalım!

“Call of Duty 2”, yine derslerimizi boşlamamıza neden olacakmış gibi görünüyor. Bütünlemeye kalmamak için bir tarafımı yırttığım şu günlerde önümüzdeki senenin de böyle olmamasını diliyorum ve size bir yazının daha sonuna geldiğimizi belirtmek istiyorum. Aha belirttim. Belki bu güzel oyunun inceleme yazısını hazırlayamayabilirim, ne de olsa bütün yazar arkadaşlarım bu oyunu tanıtmak isteyeceklerdir! “Hadi bakalım sen ön incelemesini yaptın, çekil kenara!” diyebilirler bana, ben de inat olsun diye tam çözümünü yaparım, hilelerini yazarım hehehe. İlahi “Göreve Çağrı”, sen adamı tav edersin!